Son Dakika

haldun-taner-le-bir-olmak-744210.webp


Haldun Taner’in Sersem Kocanın Kurnaz Karısı oyunu için bilet kuyruğundaydım.

Sıram gelince, para uzatırken gişe görevlisine şöyle demişim:

Sersem Karının Kurnaz Kocası oyununa dört bilet lütfen!

Gişeci kadın biletimi hazırlarken, gülüyordu:

Oyunda bile olsa tersini kabul etmeniz zor, değil mi beyefendi...

“Beyin sürçmesi” asla değil, “dil sürçmesi” yaşadığımı, kadınları baş tacı eden dünya görüşünün sözde değil özde bir neferi olduğumu; “Kadınlar insandır, biz insanoğlu (N. Ertaş)” sözünü bayrak yaptığımı tanıyan herkes bilir.

Aynı zamanda benim gibi bir ‘Haldun Taner yazını’ hayranıysanız başka türlüsü ne mümkün zaten!

36 yıl önce bugün sonsuzluğa uğurladığımız Haldun Taner’in, sanıyorum “100. Doğum günü” anma toplantısında, dostu Emre Kongar anlatmıştı:

“Ankara’da yaşadığım yıllarda ne zaman İstanbul’a gelsem mutlaka Haldun dostuma uğrardım. Yemek yer, sohbet ederdik. Çok sevgili zarif eşi Betül hanımla evliliğinden sonra evlerinde ilk kez konuk olmuştum. Yalnız kaldığımız bir an Haldun dirseğiyle dürttü,  kulağıma eğilerek sordu: Nasıl?..

Betül Taner gibi her bakımdan güzel kadını hak etmiş bir İstanbul beyefendisiydi Haldun Taner… Güzel kadınları seven, bütün kadınları sayan büyük bir kalem…

Büyük bir kalem ama büyüklük taslamayan…

Ne yazar yazardan üstündür Haldun Taner’de, ne insan insandan, ne de erkek kadından…

Unutulmaz Keşanlı Ali Destanı oyununda emekçi bir kadına, helacı kadın Şerif Ablaya söylettiği tirada bakar mısınız:

Burda herkes bir olur

İnsanoğlu böyledir
Kendini bir şey sanır
Kıl aldırmaz burnundan
Böbürlenir kabarır

Herkes bir yerde üstün
Kabul amenna peki

Haydut yol çevirirken
Banker çek karalarken
Yosma saç taranırken
Despot kaş çatınırken

Irgat ter dökünürken
Avkat tez savunurken
Zangoç çan çalınırken
Cellat ip geçirirken

Nalbant nal çakılırken
Ortak pay dağılırken
Şantöz şan çağırırken
Hırsız mal kaçırırken

Damat söz kesilirken
Kayyum mest dizinirken
Nokta kol gezinirken
Tüccar iş sezinirken

Aşık saz çalınırken
Maşuk gül kokunurken
Suflör rol fısıldarken
Sarhoş cin içilirken

Kimi soyunup büyür
Kimi giyinip büyür
İnsanoğlu böbürlü
Yaradılış ne denir

Herkes bir yerde üstün
Kabul amenna peki

Amma bir de bunların
Yolu bana düşende

Balonları delinir
Bütün farklar silinir
Afra tafra yok olur
Burada herkes bir olur

arlısı arzısı
hırlısı hırsızı
kirlisi kirsizi
sırlısı sırsızı

huylusu huysuzu
tüylüsü tüysüzü
soylusu soysuzu
boylusu boysuzu

bitlisi bitsizi
iplisi ipsizi
denlisi densizi
donlusu donsuzu

ünlüsü ünsüzü
çullusu çulsuzu
pullusu pulsuzu
yollusu yolsuzu

etlisi sütlüsü
allısı morlusu
sağcısı solcusu
şanlısı pintisi

işte bütün bunların
yolu bana düşende
balonları delinir
bütün farklar silinir

Afra tafra yok olur
Burada herkes bir olur. 

Saygıyla andığımız Haldun Taner’in dizelerinden ilham alarak ve hoşgörüsüne sığınarak yeni bir “şiir” denedim…

İnsanlığa, ‘Özgürlük ve Eşitlik’ türküsü niyetine, tuvaletler dâhil her yerde şu sözlerle çığırmayı öneriyorum:

Ana güneş doğanda

Her kapıya vuranda

Taptaze yel esende

Her eşikten sızanda

 

Sıcak ekmek çıkanda

Her kursaktan geçende

Türkülerle coşanda

Aşk sarhoşu koşanda

 

Kelebekler çoğalır

Arılar bal taşırır

Akarsular çağılır

Çoluk çocuk sevinir

Zengin fakir yok olur Bizde herkes denk olur.

Büyük yazarımız Haldun Taner isminin de yazılı olduğu bu dünya görüşü galebe çalmaz böyle giderse, büyük bir hela olacak gibi görünüyor gezegenimiz.

Gerisi bize kalmış; Kuburda denk olmak da mümkün çünkü!

Mustafa Bilgin
Gerçekedebiyat.com

ÖNCEKİ YAZI

Benzer İçerikler

REKLAM

ÜCRETSİZ ABONE OL

REKLAM