Son Dakika



Sevgili Albay Buendia,

Size bu mektubu zamanın bir başka boyutundan ve dünyanın diğer ucundan yolluyorum.

İnanıyorum ki elimdeki bu son gümüş balık sizi ortaya çıkaracaktır. Buna yürekten inanıyorum çünkü sizi biraz olsun tanıdığımı düşünüyorum.

Bilmenizi isterim ki siz ve pek sevgili kâhininiz Melquiades yanıldınız. Çünkü soyunuzun sonuncusunu karıncalar yemedi.

Bütün çocuklarınızın yazılı olduğu defterdeki isimler eksik ve muz şirketi bunu bilmiyordu Albay Buendia. Bir an olsun rahat uyuyabilirsiniz.

Biliyorum merak ediyorsunuz sizi nereden duyduğumu ve gümüş balıktaki ölüm izlerini nereden bildiğimi öğrenmek istiyorsunuz.

Belki en gözü kara adamlarınızdan birkaçını yollayacaksınız üzerime. Ya da Jose Arcadio’yu kim bilir.

Domuz kuyruklu çocuğu da biliyorum Albay ve gözlerinizi bir an olsun dünyaya kapatmadığınızı. Yüreğinizdeki gururla isyan ettiğinizi ve her isyanda yenilmenize rağmen aslında galip geldiğinizi biliyorum.

Bunun nasıl olduğunu bir dahaki mektupta daha detaylıca anlatacağım. Ama önce sizi nasıl bulduğumu bildirmeliyim.

Macondo’daki Türk sokağını bilirsiniz ve Arapları ve kadınları, bitmek bilmeyen eğlenceleri…

Sonra her yıl bir alayla gelen Çingeneleri de hatırlarsınız. İşte onlardan birkaçı bizim ülkemize geldi Albay. İnanabiliyor musunuz? Üstelik içlerinden biri babanızın dostu Melquiades’in torunuydu.

Junior Melquiades’in göğsüne sıkıca bastırdığı kitap yere düştü. Aslında İstanbul’da dar bir sokakta çarpışmamızın sonucunda yaşandı bu kaza. Ve çarpışma anında Bay Melquiades’in Sanskritçe kitabının arasından bir gümüş balık düştü.

İşte o anda Junior Melquiades birden sapsarı oldu. Sanki herkesten gizlemek zorunda olduğu bir sırrı vardı ve o sır beklemediği bir anda ortaya çıkmıştı.Bu sırrı Junior’un yüzünden ve hareketsizliğinden anladım.Çünkü bütün insanlar gibi ben de sırrım açığa çıkınca kaskatı kesilirim.

Melquiades sanıyorum benim bir polis ya da muhbir olduğumu düşündü. Oysa bizim ülkemizde gümüş balığın ve ölüm izlerinin bir anlamı ve efsanesi yoktu.

Yere eğilip su birikintisinin içinden balığı aldım elimle çamurlarını temizleyip avucunun içine koydum. Sonra gözlerinin içine bakıp gülümsedim. Şaşkınlık içinde bana bakıp teşekkür etti. Ben de ona “rica ederim” dedim.

Bana hangi dilde teşekkür etti bilmiyordum ben de ona hangi dilde “rica ederim“ dedim bunu da bilmiyorum. Nasıl olduysa bilmediğimiz bir dilde anlaştık. Erikler çiçek açtığında buluşmak üzere vedalaştık.

Albay, o gümüş balığın ne için taşındığını sanırım biliyorum.Bunu sizi ve ailenizi anlatan bir kitaptan okumuştum. Kitabı bulmam öyle zor olmuştu ki, kocaman farelerle dolu bir depoya inmek zorunda kalmıştım. Şimdi buna değdiğini anlıyorum

Hatta arkasında şöyle bir şiir buldum belki bana kimin yazdığını söyleyebilirsiniz:

Engin yokuşlarda bir bedene yolculuk
Garip yüzyılları yaşamakta
Yalnızlığı dinlemenin huzurunda
Yıkımları gölgesinden çıkarıp
İnsanlara yüklü anlamlar kazandırmasını
Bilen beyinler
Bitmek bilmeyen anılarıyla
Düşünceleri yoruldu ayın ışığında

Sevgili Albay, bütün kahramanlığınıza ve bıraktığınız ilhama karşın sizden kuşku duymuyor değilim. Birden ortadan kayboluşlarınız, bütün yenik isyancılar ölürken ölmeyişiniz sonra onlarca çocukla birden ortaya çıkmanız. Kendinizi işliğe kapatıp bataklığın ötesine hatta İstanbul’a gümüş balıklar göndermeniz.

Ama eminim ki bana bir cevap vereceksiniz ve bütün bu kuşkuları dağıtacaksınız. Tıpkı mavi gökyüzündeki bulutlara yaptığınız gibi. Buna yürekten inanıyorum ya da inanmak istiyorum.

Size yanıldığınızı söylemiştim Albay, fakat yalnız soyunuz konusunda değil bu. Kendinizi mahkûm ettiğiniz yalnızlık hakkında da yanıldınız. Biliyor musunuz, bütün felaketlerden, dökülen kanlardan dünyanın kırmızı karıncalar tarafından yıkılıp yeninden kurulmasından sonra yüzyıllık yalnızlığa mahkûm edilen soylar yeryüzünde ikinci bir deney fırsatı elde etti.

Bitmiş olan tarih yeniden doğdu ve yazılmaya başlandı. Bu tarihte sizin özel bir yeriniz var.

Sizi henüz geri dönmeye ikna etmeyecek bu biliyorum.Hatta hayatınızda sayılı attığınız kahkahalardan birini atacaksınız. Şimdiden geçireceğiniz sinir bozukluğunu bildiğimden güzel Remedios’un hayaleti çoktan yola çıktı ve yanınızda olacak.

Onunla bana istediğiniz zaman cevap gönderebilirsiniz.

Unutmayın:

Yüzyıllık yalnızlığa mahkûm edilen soylar yeryüzünde ikinci bir deney fırsatı elde etti. Ve yeni baştan yazmaya başladık tarihi.

Gözen Esmer
Gerçekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)

REKLAM

ÜCRETSİZ ABONE OL

REKLAM