Metin Demirtaş'a ağıt / Vahap Erdoğdu
Metin Demirtaş'a ağıt / Vahap Erdoğdu
Bir şair yürürken Hakka Glebor’un kavakları yasta, Tezli’den esen yel üzgün! Uçarsu ak köpüklerini yatağına gizlemiş, sessiz akıyor. Avlan Göl’ünde yaban ördeklerinin kanatları kırık! Akçay analarının ekmek tahtaları duvara dayalı, Ocaklar tütmüyor artık. Kim yakacak ahlat ağaçlarının, “bozkırın dervişleri”nin ağıdını! Al elmaların türküsünü kim söyleyecek? Akdeniz akşamlarının esrik sofralarında, öksüz kaldı Şairler şehrinin has dizeleri. Ataol şimdi birbaşına, özgülük meydanında. “Ağlamak için çok geç şimdi” demişti, Atila Jozef. Dinlersin artık Yesenin’den, “Sararan yulafın sesini”. Giderken Azer’e, unutma bir tutam yasemini! Sor bakalım Behçet’e, Metine, Hala yanıyor mu yürekleri? Görünce İcen Telaşlı gelişini Sorar kederle çatarak kaşlarını Gene neydi acelen? Kedilerin kaldı bahçende sahipsiz, Gidebilirler mi ola? Burkay’ın kedisi hala yalnız! Çığlık atmıyor artık, “Şeker yiyemiyor” Hocanın çocukları. Sen giderken bu sonbahar sabahı, Kavaklar son yapraklarını dökmemişti daha, Portakal çiçekleri açmamıştı. Sen Yunus’un torunu, Pir Sultan’ın yoldaşı, Nazım’ın kavga arkadaşı! Doldur heybene dizelerini, Bin şiirin kanatlı atına, vur dağlara! Bak Olimpos orada! Bilirim, Denizler, Sinanlar, Mahirler, daha niceleri, Vurulmuş “koyaklarda” “adressiz” ölenleri, Üşüşmüşler sofrasına Olimpos’daki Tanrının. Bilirsin inceliğini Halit Ağabey’in, Yekinip kalkmıştır görünce seni. Açmış kollarını bekliyor, “Kırık kaburgalarıyla” İlhan. Barışta karşılar yeni gelenleri. Daha o çok küçük, Al kucağına Berkin’i! Eminim, sorarlar senden Kobani’li çocuk gelini. Sırasıdır, haydi çek bir Guevera! “Ay dolandı ardıçlığı”. Vahap Erdoğdu Ankara, 27 Eylül 2014
Yalnız değildir,
Sürükler peşinden sevdiklerini!
Gercekedebiyat.com
YORUMLAR