Gerçek Edebiyat

CoronaVac aşısının, Türkiye'deki "Faz" denemelerinden üretim yerine, getirilmesinden aşı sayısına kadar gizemli diyebileceğimiz bir yanı hep oldu.

Çinliler'in bu aşıyı kullanmamaları ciddi bir soru olarak dururken fiyatını da hiç konuşmadık, tartışmadık; resmi açıklama da olmadı.

Geçen gün bir büyük tv kanalımızda Çin'in İstanbul Başkonsolosu'na da "Siz neden bu aşıyı kullanmıyorsunuz?" sosuna "Batı'nın aşısı olunca sorgulanmıyor Çin malı olunca hemen sorgulanıyor" diyerek kaçamak bir yanıt verdi.

Türk gazetecilerin Çin’den paylaştığı fotoğraflardan, ilaçların getirildiği kolilerin üzerinde “Keymen İlaç SAN ve TİC A.Ş.” yazdığının görülmesiyle Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın kazayla Keymen'i ele vermesi gizemi çözecek yerde bir kat daha artırdı.

11 Aralık 2020'de gazetecilerin "Aşıyı kim getirecek? Aracı var mı?" sorusuna Sayın Bakan, “Bu da kesinlikle doğru değil. Biz anlaşmamızı doğrudan Sinovac'ın kendisiyle yaptık. DMO yani Devlet Malzeme Ofisi ve Sinovac arasında herhangi bir aracı filan yok.” diye kesin bir yanıt vermişti oysa.

Çinli firma Sinovac’ın CoronaVac aşısının Keymen İlaç tarafından getirildiği ortaya çıkmasıyla da aynı Bakan, "Aşı tedarik sürecinde tek muhatabımız, üretici firmadır. Devletimiz adına Devlet Malzeme Ofisimiz, Sinovac firması ile görüşmüş ve Türkiye’deki temsilcileri olan Keyman İlaç A.Ş. ile de lojistik süreci takip etmiştir.  Sinovac firmasının Türkiye’deki tek yetkili distribütörü Keymen İlaç A.Ş. firmasıdır. Distribütörün yetki ve sorumluluğu Sinovac’ı temsil ve lojistik ile sınırlıdır. Bu, anlaştığımız tüm aşılar için böyledir.” demesi de şüpheleri gidermiyor.

Elbette Türkiye Cumhuriyeti gibi sağlığa önem vermiş varlık ilkesi haline getirmiş bir ülkenin Sağlık Bakanlığı 21. yüzyılda halkına yanlış, tehlikeli, riskli bir aşıyı göz göre göre yaptırmaz.

Etki oranı şu olur bu olur ama yan etkisi, tehlikesi olabileceği konusunda bir şüphemiz asla yok.

Gizem taşıyan yan bu ilacı kimin bulduğu ve nerde üretildiği üzerine.

Yıllardır sosyalist ülkelerden ve Hindistan'dan aşı ve aşı hammaddesi getiren Keymen Şirketi'nin ilk kurucu ortağı Bedri Baykam'ın babası Suphi Baykam'ın genel başkanı olduğu Milli Türk Talebe Birliği'nin tıp kolu başkanlığı yapmış bir doktor ve onun oğlu.

Şirket 2016'da tek bir kişi 2016 yılında Topal ailesinin Keymen İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.'de ki ortaklığı son bulmuş. Keymen İlaç şu anda tek ortaklı bir şirket. Ortağın (diğer gizli ortak veya ortaklar kim acaba?) adı Cantürk Alagöz.

Buraya kadar her şey normal yine de.

Gazeteci Ömür Çelikdönmez dikgazete.com'daki köşe yazısında uzun uzun tüm şirketleri incelemiş ve dipnotlarını da vererek aşıyı ürettiği bildirilen Sinovac şirketi'nin Çinli bir şirket değil fason bir şirket olduğunu kanıtladı.

Ömür Çelikdönmez bununla da kalmadı bu aşının aslında Keymen'in bulduğu bir Türk aşısı olduğunu ve Türkiye'de üretildiğini iddia etti.

Ömür Çelikdönmez'in yazısının ilgili bölümü şöyle:

SINOVAC, Çin şirketi mi? Bu konuda ciddi tereddüt var.

Gelmişini geçmişini merak edenler için  mazisi şaibeli. Firma Çin firması deniyor ama Antiqua yasalarına göre kurulmuş.

Yani vergi cenneti olarak bilinen kara para aklama ülkelerinden olan Antiqua'da kurulmuş. Oranın yasalarına göre şirket prosedürleri gerçekleştiriliyor.

2018'de şirketin idarecilerinin seçimi konusunda ciddi bir sorun olmuş. İlgili konu Karayipler mahkemesinde görülmüş.

Yani Firmanın aslında Çin'li değil Karayip firması olduğunun kanıtı bunlar.

Paravan Karayipler şirketi olan Sinovac'ın ortakları arasında JP Morgan ve Citibank var...

Bu da mahkeme kayıtlarında ortaya çıkmış…

Size bir soru: Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, sizce siyasi liderlere çağrı yaparak hepsinin olumlu cevap vermesini ve dahi Corona aşısı olmalarını sağlayabilecek güce sahip midir?

Birrrr, Çin Halk Cumhuriyeti resmi kayıtlarına göre CoronaVac aşı üretimi söz konusu değildir.

İkiii, Sinovac şirketi, böyle bir aşı üretmemiş.

Üççç, muhtemelen aşı Türkiyede dünyanın en büyük aşı üreticisi ve tedarikçisi, Sinovac'ın çakma ortaklarından Türkiyeli Keymen İlaç Şirketi tarafından bulunmuş ve üretilmiş.

Dörttt, önce Türkiyede üretilen fazla Çin'e gönderilmiş, sonra Çin’den Türkiye'ye getirilmiş.

Beşşşş, bu kafa karışıklığına ne gerek vardı? Şahsen olup biteni tam anlamış değilim.

*

Ömür Çelikdönmez'in iddiaları böyle.

Gerçekten de "yerli ve milli" aşı çalışmaları söyleminin birden kesilmesi ve yetkililerin bile söz etmemeleri bu iddiayı ciddiye almayı gerektiriyor.

Buldular ve "yerli aşı"yı vurdurmakta halkı ikna etmenin zor olacağını düşünerek Çinli firmanın fason koluyla adını kullanarak bir senaryo uyguladılar.

Dikkat edelim: Çin Halk Cumhuriyeti ve Sinovac şirketinin Çin'deki resmi verilerinde böyle bir aşının üretiminin adı bile yok!

Ahmet Yıldız
Gerçek Edebiyat