Gerçek Edebiyat

Yaşayan en önemli yazarlarımızdan Adnan Binyazar'ın Cumhuriyet gazetesinde, 27 Ocak tarihli PAZAR YAZILARI köşesindeki -Pazar ekinde- yazdığı, "Sevgili Okurlar, Bundan böyle bu köşedeki yazılarımı sürdüremeyeceğim. Yazılarıma gösterdiğiniz ilgiye teşekkürlerimi sunuyorum. Saygılarımla..." notu sevenlerini üzmüştü. 

Gazeteden ayrılmak zorunda kalan Adnan Binyazar'a yüzlerce okur tarafından mesaj geldi. 

Dostluğuyla gurur duyduğumuz Adnan Binyazar'ın da onayıyla, gelen mesajlardan bazılarını -isimlerini saklı tutarak- gerçekedebiyat.com okurlarıyla paylaşmak istiyoruz:

*

Çok  Değerli  Adnan Ağabey,

Bugün, Cumhuriyet'in  önemli bir penceresinin daha
kapandığını öğrenmemle güne başlıyorum. Bu güzel yazılarınızın
süreceğini düşünerek  avunuyorum. AYNA ve arkasından gelenler gibi belki de doğrudan kitap olarak elimize alacağız.
AKLIN ATLARI'NIN  hazırlıkları sürüyor.

Sonsuz  selamlar, saygılar.

(27.01.2013/08.49)

*

İlk işim her pazar olduğu gibi posta kutusundan Cumhuriyet Pazar ekini aldım. Merakla beklediğim yazınızı okumaktı.Üzüldüm.Bir bilge yazar ,Türkçeyi en iyi kullanan yazar,her yazısından bilgi edinilen ,düşünür BİNYAZAR neden bırakıyordu bizleri.Bu büyük haksızlık değil  miydi.Gazete yönetimine mi kırılmıştı?Sizi nerede takip edecegiz? 

Saygilarimla.

(27.01.2013/09.53)

*

sayin binyazar cumhuriyet pazarda bir daha yazmayacaginizi söyluyorsünüz buna uzuldugumu yazilarinizi zevkle ve bilgilenerek takip ettigimi acemi bir bilgisayar kullanicisi olarak bu kanaldan bildirme ihtiyaci duydum. en kisa surede geri donmenizi diler saygilarimi sunarim.

 (27.01.2013/12.21)

*

Sayın hocam, ben yazdıklarınızı çok eskiden beri okuyanlardanım. Sizinle "Masalını YitirenDev" adlı eserinizle tanıştım ve bu tanışıklığı "Ölümün Gölgesi Yok" ile sürdürdüm. Tabii bu arada aşağı yukarı her pazar da " Cumhuriyet Pazar'da" yazdıklarıızla sürdürdüm. 27.01.2012 günü yazmış olduğunuz bilgi notudan dolayı üzüldüğümü belirtmek isterim. Sizi okumaya ve her yıl sayıları yüzü aşan öğrencilerimlede tanıştırmaya devam edeceğimi bildirmek istedim. saygılarımla.

Malatya (27.01.2013/12.31)

*

Sayın Binyazar, değerli hoca;

öncelikle beni yanıtlama nezaketini gösterdiğiniz için çok teşekkür ederim, çok naziksiniz.

Verdiğiniz bilgiler içinde şükranlarımı sunmak isterim. Yayınlarınızın bir kaçını okumuştum, ama ben "Yaşam Dönemleri Uyum Sorunları" derslrini veren bir akademisyen olduğum için sadece ikisini belirttim oysa " Şah Mahmet" harika!... Ayrıca kaynak göstermek kaydıyla da eserlerinizdeki bilgi ve görüşlerinizden de yararlanmakta ve bunu  ilgili derslerimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik öğrencileri ile de paylaşmaktayım.

Her nerede yazrsanız yazınız sizi takip etmeye ve okumaya devam edeceğimi bildirmek isterim. Saygılarımla...

 (30.01.2013/12.53)

*

Sayın Hocam Binyazar,

Bu günkü veda yazınızı okudum. İnanın çok üzüldüm. Evvela 15 günde bir dediler. Galiba şimdide yeter artık dediler.

Üzüntüm, sizin içinden çok, Cumhuriyet gazetesine. Sizi kimse durduramaz. Belki ben o güze yazılarınızı okuyamayacağım, ama gene yazacağınıza inanıyorum.

Hocam, Cumhuriyet gazetesine ne oluyor? Bazen içtiği sudan sarhoş oluyor ama; temel felsefesine göre asıl bu gün dik durması gerekir diye düşünüyorum. Acaba şimdi de aldıkları sayfa sayfa ilanlardan mı sarhoş oluyorlar?

Bakıyorum da adam gibi adamları tek tek temizleyerek, çürük sakız çiğneyenlerle vakit geçiriyorlar. Evet, bu duruma daha çok üzülüyorum, ama bunun da geçeceğini umuyorum. Kim ne derse desin, "güzel günler göreceğiz."

Saygılarımla.

 (27.01.2013/12.58)

*

Sayın Adnan Binyazar her pazar yazılarınızı özlemle düşünerek gazeteyi alıyorum. Her yazınız benim için örnek teşkil ediyor ve zevkle okuyorum. Lütfen sade benim için değil bütün Cumhuriyet okurlarınızı bu güzel yazılarınızdan mahrum etmeyiniz. Böyle düşünmenizin sebebi ne olabilir lütfen bir açıklama getiriniz.

(27.01.2013/13.05)

*

Sevgili Binyazar,

Su an pazar ekinde yazılarına devam edemeyeceğini gördüm. Haftalardır ha yazdı ha yazacak derken seni buram buram hasretle beklerken bu tebligin beni kahretti. Sende mı yalnız bırakıyorsun beni, bizleri...

Halbuki daha ilk harfindeydik seninle Türkçemizin..

Kim kaldı ki geride yasamı öğreneceğimiz.. Boynumuz biraz daha büküldü senin yokluğun ile..

Saygılarımla..

 ( İzmir-avukat) | (27.01.2013/13.43)

*

Sayın Adnan Binyazar,

Bugünkü Cumhuriyet'te okumam gereken haber ve yorumları okuduktan sonra; ilk işim, pazar ekinde
sizin yazınızı aramak oldu. Geçen hafta Ataol Behramoğlu yazdığına göre, bu hafta sıra sizdeydi, biliyordum.
Baktım, baktım yazınızı göremedim. Bir kez daha dikkatle bakınca, iki satırlık duyurunuzu üzüntüyle öğrendim.
Artık yazılarınızı göremeyecek olmaktan dolayı bir okur olarak çok üzgünüm. Hele "yazılarımı sürdüremeyeceğim" demeniz
beni daha da üzdü  ve düşündürdü. Acaba gazete yönetimi ile mi bir anlaşmazlık oldu, diye sormaktan kendimi alamadım.
Yoksa Cumhuriyet yönetimi de mi?... Neyse!...
Keşke siz de Emin Özdemir'in Sözcükler dergisinde her sayı yazdığı gibi  dergilerde sürekli yazsanız, diyorum. Yanılmıyorsam 
Yaşar Nabi döneminde Varlık'ta, her ay (ya da sık sık) denemeleriniz yayımlanırdı; yine öyle olsa...
Rastlantı bu ya, birkaç ay önce okuduğum "Kendi Heykelini Yapan Adam" gözüme çarpınca (-ki İlhan Selçuk,
gazete yazarlığının çok ötesinde ve üstünde bir demene ustasıydı, bilgeydi benim için) sizin önsöz yazınızı bir kez daha okuyarak,
bu haftaki "Pazar Yazıları" özlemini gidermiş oldum. Giderdim ama; ya gelecek hafta, ya ondan sonraki haftalar?...
Esenlik dileklerimle selam, saygı...
Kayseri (27.01.2013/14.49)

EK: Değerli Hocam,

Onurlu, kararlı tavırlarınız sizi daha da yüceltiyor.Sevgi ve saygılarımı sunuyorum.  (27.01.2013/15.59)

*

İyi pazarlar Hocam,

Her şey yolunda mı?

Cumhuriyet'e vedayı anlayamadım.

Saygılar.

(27.01.2013/15.51

*

Sayın Binyazar

Haftada bazen onbeş günde bir büyük bir merak ve keyifle okuduğumuz yazılarınızın artık olmayacağını bilmek bizi çok üzecek ve büyük bir eksiklik duyacağız.

Yazılarınızı okumak çok büyük bir şans...

En derin selam sevgi ve saygılarımla

(27.01.2013/16.20)

*

Sayın Adnan Binyazar           

Bizi neden sessiz bıraktınız.?

Saygılarımla

(27.01.2013/17.59)

*

Değerli Binyazar,

Bugün siz de Cumhuriyet Pazar'daki yazılarınıza son verdiğinizi açıklamışsınız.
En sevdiğim kalemler, Cumhuriyet'in anlamsız bir tutumu yüzünden birer birer ayrılıyor.
Bu duruma üzülsem de, ayrılanlara kızamıyorum. Çünkü onlar bu haklı tepkileriyle yazarlık onurunu koruyorlar.

Pazar yazılarınızı özleyeceğim. Başka ortamlarda buluşmak dileğiyle selamlarımı, saygılarımı iletiyorum.

Ankara (27.01.2013/18.32)

*
Cumhuriyet Pazar'da keyifle takip ettiğim yazılarınızı sürdürmemenize üzüldüm. Yazılarınızı şimdi nereden takip edeceğiz?
Saygılar,
(27.01.2013/20.20)

*

Sn. Binyazar, size de mi telif ödemek istemediler?

(28.01.2013/12.43)

*

Değerli yazarım.....

27 Ocak 2013 tarihli Cumhuriyet Gazetesi ekinde yayınladığınız ayrılış notuna gerçekten çok
üzüldüm. Her zaman naçizane olarak imrenerek okuduğum yazılarınızı bundan böyle okuyamayacak
olmam üzüntümü daha da derinleştireceğini bilmenizi isterim.

Siz, her ne kadar bu ayrılışın sebebini söylemenizde biz okurlar gayet iyi anlıyoruz ki, bu ayrılışın
gerçek sebebi Cumhuriyet Gazetesindeki yönetim anlayışıdır.

Bu nedenle, sırf sizinle sınırlı kalmayan ve daha önce de birçok değerli yazarın Gazeteden ayrılmış
olmaları,bir gerçeği vurgulamaktadır.O da,rahmetli İlhan Selçuk'tan sonra,iş başına gelen şimdiki Başkan
Orhan Erinç ve ekibidir.Bu benim şahsi düşüncem.Katılırsınız,katılmazsınız.Bana ancak saygı duymak düşer       
Cumhuriyetimizin kuruluşu ile yayın hayatına başlayan Yunus Nadi,Nadir Nadi ve İlhan Selçuk'la ve
siz dahil pekçok değerli yazarı ile trajını devam ettiren bu Gazete maalesef gittikçe daha da,vahim bir
duruma gelmektedir ki,buda beni veya benim gibi düşünenleri oldukça gerçekten üzmektedir.

 Eski yalın ve doğru yönetimin daha çok bizlerce benimsendiği gözlemlenecek olunursa, küreselleşen
yeni dünya düzenine sıcak bakan bir yönetim anlayışının ne kadar gerçekçi olduğu sorgulanması bana kalırsa şimdiki yönetimin görevi olmalıdır.

Değerli yazarım.....

Bendeniz 65 yaşında bir Cumhuriyet Gazetesi okuru olup ve şimdilerde ayıp olarak görülmekte olan
Atatürk'çülüğü benimsemiş sade bir yurttaşım. Emekliyim. Bu ülkede emekli olup, yaşamını binbir zorlukla idame ettirilenlerin nasıl bir ruhiyat içersinde olduğunu siz zaten biliyorsunuzdur. Onun içindir ki, Gazetede olup bitenler bir bakıma bana yapılmış gibi algılıyor ve bunu yine bana yapılmış saygısızlık olarak görüyorum.

Bu çerçevede beni okuduğunuz ve de,bugüne kadar köşenizdeki yazılarınızla beyin emekçiliği yaparak
bizlere aydınlatıcı bilgiler verdiğiniz için teşekkür ediyor,bundan sonraki yaşamınızda sağlık ve afiyetler temenni
ediyorum. Saygılarımla. 

(27.01.2013/10.44)

*

Sayın Adnan Binyazar,

İyi akşamlar.                         
Daha önce sizinle birkaç kez  yazışmıştık.      

Ben Kırşehirde yaşayan emekli bir öğretmenim.Şu anda bu ilde özel bir dershanede müdürlük yapıyorum.Geçen pazar günkü Cumhuriyet gazetesindeki açıklamanız beni hem şaşırttı hem üzdü.Aynı zamanda sizin açıklamanızdan birkaç gün önce de Cumhuriyet Kitapta Türkçe Günlüklerini bitirdiğini Feyza Hepçilinger yazdı. Bu gazetede neler oluyor bilmiyorum ama sanıyorum 45 yıldır okuduğum gazeteme veda edeceğim.    

Sayın Binyazar, 5 yıl önce Masalını Yitiren Dev ve Ölümün Gölgesi Yok kitaplarınızı okumuştum. Şimdi yeniden ve daha dikkatli olarak okuyorum. Yakın çevreme de okutturuyorum. Anlatımı olanaksız acılar yaşıyorum ve uykularım sık sık bölünüyor. İnternetten Eşiniz Filiz Laçin hakkında sınırlı bilgiler edindim. En azından 1941 yılında doğduğunu ve 1990 yılında kanserden öldüğünü, her yıl sizin ölüm gününde Çorum’a geldiğinizi biliyorum.   

Ama bu benim ne merakımı ne de acılarımı gidermiyor. En büyük arzum sizinle yüz yüze görüşmek ama, mümkün görünmüyor. Acaba çok özel birkaç soruma yanıt verebilir misiniz?         

Babanız ne zaman öldü? Bu ülkeye okumuşlardan zarar gelir diyen birisi, sizin öğretmen olduğunuzu öğrendi mi, hatta ünlendiğinizi öğrenmiş miydi, Köy Enstitüsüne girdikten sonra kendisi ile görüşebildiniz mi?Lokantacı ve ailesi ile askerlik yaptığınızın dışında görüşebildiniz mi?

Cengiz Binyazar dışında diğer kardeşlerinizle görüşüyor musunuz?                                      

Çocuklarınız var mı, İstanbulun hangi semtinde yaşıyorsunuz, yalnız mı yaşıyorsunuz?                       

Filiz Hanımla ne zaman evlendiniz, kaç yıl evli kaldınız, neden internette çok az değişik fotoğrafınız var,eşinizin yalnızca bir fotoğrafı var,bir de Ölümün Gölgesi Yok kitabındaki fotoğrafı var,neden?O insan artık bir ölümsüz olmuş kaleminiz sayesinde,öyleyse kimi fotoğraflarını okuyucu ile paylaşmanız gerekmez mi?

Çok daha soru sormak istiyorum ama,kalemim varmıyor.Sizi incitmekten çok kokuyorum. Beni mazur görmenizi diler, saygılar sunarım.

(29.01.2013/19.31)

*

Sevgili Adnan Abi,

Geldin besbelli... Ya gazetede o kanadı kırık selamla bıraktığın boşluk!

Ne deyim. Durdum. Hemen yazmadım. Daha da yazacağım yoktu...

Kalbimin uçurumlarına takılan kuşların kanat sesleri dinsin hele dedim.

Dedim de, Oktay Akbal'ın bir süredir yazageldikleri beni o uçurumdan aldı.

Bir kırık selam, bir kederli not da ondan çıkıp gelmeden ekteki yazıyı yazıp gönderdim yerine.
Sevgili Adnan Abi, bu yazı bir sevgi selamıdır yazının çınarına, döküleduran yapraklarıyla bir savruluşu, savuşmayı resimleyen; o duldasına bin yüreğin sığınacağı şiir ağacına, yazının yorgunu adama; Akbal'a...
...
Lütfen bu "mektup"u sen de al kardeşinden. Adresine ulaşmış olsun bir kez daha.
En içten sevgilerle. Ümit. (29.01.2013/17.10)

*

Sayın Öğretmenim, ilgiyle okuduğumuz yazılarınızdan yoksun kalacak oluşumuza üzüldüğümü belirtmek için yazıyorum. Gazetemin ne yapmak istediğini de anlayabilmiş değilim. Size, İnci Aral Hanıma, Ergülen'e, Başar'a... yapılanları kabullenebilmek mümkün değil. Uğur Mumcuların, İlhan Selçukların, Oktay Akbalların gazetesi olma çizgisinden giderek İbrahim Yıldız, Hikmet Çetinkaya gazetesi olmaya başlayan Gazetemden vazgeçivermek üzereyim. Kürtçü Sezgin Tanrıkulu'nu, 2.Cumhuriyetçi-liboş Gürsel Tekin'i ve benzerlerini parlatan çizgiye, Işık Kansu, A.Sirmen, B.Coşkunlarıı okuyabilme adına katlanıyorum şimdilik.
Sağlık, mutluluk dileklerimle saygılar sunuyorum öğretmenim.
Havran (31.01.2013/09.13)

*

Merhabalar Adnan Bey,

Cumhuriyet Pazar Eki'nin bir köşesinde aydınlanma konusunda savaşım verip duruyordunuz. Bu savaşımdan ötürü yorgun olabilirsiniz. Biz 40 günlük bir ayrılıktan sonra yeniden İstanbul'a döndüğümüzde en üzüldüğümüz haber sizin köşenizi kapatmanız oldu. Belki de bu kapanan köşe daha etkili başka ortamlarda yeniden açılır. Sizin bu kararınızı kolaylaştıran Cumhuriyet Yönetimi'nin kararını çok merak ediyorum. Aynı kararı alan diğer değerli yazarlara da aynı soruyu yöneltmek isterim. Bilgilendirirseniz sevinirim.

Sevgi ve saygılarımla,

(02.02.2013/10.18)

 *

Sayın Adnan Binyazar,

Cumhuriyet gazetesinin 27 Ocak 2013 tarihli PAZAR EKİ’ndeki yazınızın sonunda yer alan “Bundan böyle bu köşedeki yazılarımı sürdüremeyeceğim” notunuza okuyucularınızın gösterdiği yoğun ilgi üzerine gerçekedebiyat.com internet sitesine 31 Ocak 2013 günü yaptığınız “Bana imzalamam için gönderdikleri bir sözleşme, bir yazar olarak beni rahatsız etti; ilkelerime ve yazarlık onuruma dokunan bir olaydı. Yazmamaya karar verdim.” şeklindeki duyarlı insanlar için çok şey ifade eden kısa açıklamanızı okuduğumda sizi tanımaktan dolayı bir kez daha büyük onur duydum; ama aynı zamanda da ömrü haber peşinde koşturmakla geçen bir gazeteci olarak yazarlarına bu kadar saygısız bir medya dünyasının mensubu olmaktan da utandım! Sizi bu davranışınızdan dolayı kutlarım; bu tavrınızın da özellikle genç yazarlar – gazeteciler için örnek olmasını dilerim.

Sevgili Ağabey,

Medyaya ilişkin hazırladığım kitapta köşe yazarlığını ayrı bir bölüm halinde anlatmayı düşünüyorum. Geçmişten günümüze “Köşe Yazarlığı” konusunda yapacağınız değerlendirmelerinizi uygun görürseniz bu kitapta kullanmak istiyorum.

İlgi ve yardımlarınıza şimdiden teşekkürler!

Saygılarımla.

(02.02.2013/14.38)

...........................................

Gerçekedebiyat.com