Üzerin açılmasın diye / Raşit Ulaş
                                         sana ezberden bir söz söylemekten sakındım  işte şurada yunus var, sen uyurken söylerim  akar cennetin ırmakları Allah deyudeyu halbuki sen o zamanlarda doğmadın şimdi çirkin ağızlarla söylüyorlar Allah deyudeyu   ama sen her şey değil, kimse değil sen minik kedi kardeş, sen yiğit seni kimden sorsalar diye düşünürüm  seni adından sorsunlar  senâdil olandan, seni yiğit olandan   beni sordukları yerde duruyorum üzerin açılmasın diye üzerin açılmasın diye koştum  üzerin açılmasın diye kırdım tırnaklarımı otuz üç senedir üzerin açılmasın diye yutkunuyorum artık   bir benim seni çakmak taşlarının kıvılcımından sakındıracak gün gelip sen düşmeden koşmaya başlayana kadar öyleyse bir benim seni dilleri kirli adamlardan koruyacak ellerinhayber kapısını sökecek gibi güçlü olana kadar   önce gönlün konuşsun solmayan çiçekler gibi duvarlar karşısında ayakta duracaksın sen eğilmeden, bunu bil bunu bil ve başka şeyleri nefes almayı, koşmayı, koklamayı, âşık olmayı   kaderimizi yazan kaderini yazdı sen kendin yazacaksın iyi olana kadar  mayanda ekşilik, mayanda kötülük yoktur ki  seni yalpalaya yalpalaya yürüyenlerden etsin    senin dilinde nezaket, kalbinde alev bak şu kız ne kadar güzel bak şu araba ne kadar iyi bak patates kızartması, cips ve şeker   sen hep olduğun gibi olduğun kadar dünyayı kurtarmak için omuzlar mısın bilmem eğer ki kaçmak için bir sebep ararsan bil  senin ardında bir dağ  üzerin açılmasın diye Raşit Ulaş
(Budak Dergisi, N. 8)
Gerçekedebiyat.com
 
                            

















YORUMLAR