GALATASARAY LİSESİ VE TARİHİ-4

 

Abdurrahman Bey, Meşrutiyet ilan edilince görevinden alınıyor. Yerine Emrullah Efendi, kısa süre sonra da Mustafa Azmi Bey atanıyor. O da fazla duramıyor ve yerine 28 Aralık 1908’de Tevfik Fikret tayin ediliyor. Fikret, mektebe yabancı değildi. Buradan mezun olmuştu. Mektebi 88’de birincilikle bitirmişti. Ardından yine bu okulun öğretmeni olmuştu. Sonra Robert Koleji’nde devam etti. İttihat ve Terakki yönetimi kendisini Maarif Nazırı yapmak istemişti. Kabul etmedi; fakat müdürlüğü seve seve kabul etti. Müdürlüğü sırasında yangından zarar gören binanın tadilatı için uğraştı ve aynı binada eğitime başlattı. Okula konferans salonu yapılmasını sağladı. Öğrenciyi disipline etti ve kendisini sevdirdi. Öğrenciler ona baba diyordu. Geceleri mektepte kaldı. Mektebin her işiyle gönülden ilgilendi. Öğrencileri sanat ve edebiyata yönlendirdi. Çok başarılı bir şekilde devam ederken mektep bütçesinde kesintiye giden Maarif Nazırı, mektebin de eski müdürü Emrullah Bey ile anlaşamayınca 9 Nisan 1910’da istifa etti. Öğrenciler kabullenemedi bu durumu. Çeşitli girişimlerde bulundularsa da istifasından geri durmadı. Maarif Nazırı, “şair gitti, alim geldi” şeklinde beyanlarda bulununca bu olay gazetelerde tepkiyle karşılandı. Okula vekil olarak atanan yeni müdür Salih Zeki Bey disiplinde sorunlar yaşadı. Öğrenciler dersleri boykot etmeye başladılar. Sadrazam’a durumu bildiren telgraf çektiler. Baba’larını geri istiyorlardı. Derslere girmediler. Tevfik Fikret’e gittiler ve ikna etmeye çalıştılar. Dersler yapılamayınca öğretmenler de istifa etmeye başladı. Mektep idaresi geri dönmezlerse öğrencilerin kayıtlarının silineceğini duyurdu. Olaylar gazetelerde günlerce konuşuldu. Bazıları Fikret’i suçladı. Öğrenci velisi olan Veliaht Abdülmecid Efendi, Tevfik Fikret’in geri dönmesi için uğraştı. İttihat ve Terakki toplanıp meseleyi görüştü ve Nazır’ını haklı buldu. Milletvekilleri araya girdi, diğer nazırlar müdahil oldu. Olaylar bitmek bilmeyince Salih Zeki Bey asaleten müdür yapıldı. Tevfik Fikret öğrencileri ikna etti. Öğrenciler de derslerine döndü.

ŞEHZADE ve SULTANZADELERİN MEKTEBE BAŞLAMALARI

Salih Zeki Bey 1912 yılına kadarki müdürlüğünde müfredat yenilendi. Lise öğretimi 7 yıla çıkartıldı. Türkçe, Fransızca, Arapça ve Farsça zorunlu ders yapıldı. Din dersi Müslüman öğrencilere verilmeye devam etti. Bu dönemde en ilginç gelişme hanedan çocuklarının da Sultani’ye başlamaları. Vahdettin Engin, yazı dizisinin başından beri kaynak aldığım (1868’den 1923’e) Mekteb-i Sultani kitabında şehzade ve kadın sultanların okula haremağalarıyla geldiklerini belirtiyor. Hatta saraydan yaldızlı, sedef kakmalı karyolalarıyla geldikleri için yatakhaneleri ayrılmış. Sonraları öğrencilerle kaynaştıkça haremağalarını da lüks yataklarını da göndermişler. Diğerleriyle aynı yatakhane ve imkanlarda okumuşlar. Okul yönetimi de herhangi bir ayrıcalık tanımamış. Şehzade Ömer Faruk Efendi de burada okumuş. Ceza bile almış. Babası Abdülmecid Efendi özür dilemek için öğretmeninin yanına kadar gelmiş. Demek ki toplumla entegre edilmek istenmiş. Başarılı da olunmuşa benziyor. Gayet yerinde bir uygulama olmuş.

SAVAŞ YILLARINDA SULTANİ

Balkan savaşları patlak verince 1912’de müdürlüğe okulun kendi mezunlarından Salih Arif Bey getirildi. Salih Bey, 1922’ye kadar savaş dönemlerinde okulu sıkı bir şekilde idare edip ayakta tuttu. I. Dünya Savaşı başlayınca Fransa ile karşı karşıya gelmiş olduk. Bazı Fransız öğretmenler istifa etti. İaşe sıkıntısı baş gösterdi. Hükümet her şeye rağmen ödenekleri karşılamaya çalıştı. Aksaklıklar minimuma indirildi. Çanakkale Savaşı sırasında yaralılar için hastane olarak kullanıldı. Bazı öğrenciler de gönüllü askere yazıldı. Şehit olanlar oldu. Çanakkale’de 20, diğer cephelerde 28 öğrenci şehit olmuş. Bunların içinde Filistin ve Gazze’de şehit olanlar da bulunuyor. Bu şehitlerin bugün lisenin şeref holünde sergileniyor olması da ayrı bir gurur. O dönem okulda şehitler için tören yapılmış, mevlit okutulmuş. Ne olura olsun eğitime ara verilmemiş olması takdire şayandır.

İstanbul işgal edilince Sultani’ye de işgal kuvvetleri dayanmış. Önce İngilizler, sonra İtalyanlar işgal girişiminde bulunmuşlar. Salih Zeki Bey, Fransız Sefaretini devreye sokarak duruma engel olmuş, Fransızlara da müdahale ettirmemiş, bayrağımızı indirtmemiş. Elbette Fransız işgal kuvvetleri komutanıyla da ilişkilerini sürdürerek denge siyaseti uygulamış.

Diğer gurur verici bir olay da İzmir’in işgali sırasında olmuş. Öğrenciler protesto metni hazırlayarak Fransız işgal kuvvetleri kumandanına göndermişler. Yine Sultanahmet mitinglerine katılmışlar. Yardım kampanyaları düzenleyerek Millî Mücadele’ye katkıda bulunmuşlar. Zafer müyesser olunca da büyük bir coşkuyla kutlamışlar. 1922-1923 yılında diplomalarını TBMM Hükümeti adına almışlar. Cumhuriyet kurulunca Mekteb-i Sultani ismi Galatasaray Lisesi’ne dönüştürülmüş. Türkçe ve Fransızca iki ayrı bölüm uygulaması kaldırılıp sınıflar birleştirilmiş. Okulun içinde yer alan camii dolayısıyla namaz vakitlerinde ezan okunması, ders sırasında namaza katılabilme uygulaması, oruç tutma mecburiyeti kaldırılıp görevli olan imam ve müezzin gönderilmiş. Gece sahura ve sabah namaza kalkmak isteyenler karyolalarının ucuna havlu asıp hizmetliler sadece onları kaldırmaya başlamışlar. İleriki yıllarda camii de kaldırılmış. Meclis’te okulun eski öğretmenlerinden Ruşen Eşref, bu acele değişikliklere tepki göstermiş.

Atatürk de mektebe gerekli önemi vermiş, okulu 30’lu yıllarda 4 defa ziyaret etmiş. Bir keresinde özellikle bir zamanlar burada görev yapan Tevfik Fikret için, onun hatırasını yaşamak için geldiğini söylemiştir. Bu sıralarda okul müdürü Fethi İsfendiyaroğlu’ydu. Ziyaretlerinin birinde okulu gezdiren Ruşen Eşref’ti. Atatürk, imzalı fotoğrafını Ruşen Eşref aracılığıyla müzeye hediye etmiştir.

ÜNLÜ ÖĞRETMEN ve ÖĞRENCİLER

Galatasaray Lisesi için Kültürlü İnsan Fabrikası başlığı atmıştım. Okulda ders veren kültür hazinesi öğretmenlere ve mezun olan öğrencileri görünce bunun nedeni anlaşılacaktır. Oktay Aras bu konuda olağanüstü çalışmalar yapmış. Mezunlar konusunda onun eserlerinden faydalandım. Bunlardan birkaçını özellikle belirtmek istiyorum.

GALATASARAY LİSESİ’NDE ÖĞRETMENLİK YAPAN DEĞERLİ ŞAHSİYETLER

Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Ahmet Kutsi Tecer, Ahmet Naim Babanzade, Ahmet Reşit Rey, Ali Ekrem Bolayır, Ali Nihat Tarlan, Cahit Arf, Cahit Sıtkı Tarancı, Ercüment Ekrem Talu, Halit Fahri Ozansoy, Hasan Ali Yücel, Hıfzı Tevfik Gönensay, Hilmi Ziya Ülken, İlhan Ayverdi, İsmail Habib Sevük, M. Fuat Köprülü, Memduh Şevket Esendal, Muallim Naci, Mükrimin Halil Yınanç, Nadir Nadi Abalıoğlu, Nihad Sami Banarlı, Nurettin Topçu, Orhan Şaik Gökyay, Ömer Lütfi Barkan, Recâizâde Mahmut Ekrem, Refik Fenmen, Reşat Nuri Güntekin, Ruşen Eşref Ünaydın, Sermet Sami Uysal, Şahabettin Süleyman, Tahir Alangu, Tevfik Fikret, Yusuf Ziya Ortaç, Zeki Ömer Defne.

Galatasaray Lisesi’nden mezun olan, mezunu olmasa da burada eğitim almış edebiyatçı, gazeteci, tiyatrocu, müzisyen, siyasetçi vb. her meslek ve kesimden değerli, ünlü şahsiyetler:

Abdi İpekçi, Abdülhak Şinasi Hisar, Adnan Veli Kanık, Ahmet Hâşim, Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Ahmet Samim, Aka Gündüz, Ali Ekrem Bolayır, Ali Naci Karacan, Ali Sami Yen, Ali Suavi, Ara Güler, Asaf Halet Çelebi, Atilla Dorsay, Barış Manço, Candan Erçetin, Cemal Reşit Rey, Çetin Emeç, Daron Acemoğlu, Emre Arolat, Enis Fosforoğlu, Ercüment Ekrem Talu, Erdoğan Teziç, Erol Günaydın, Fahir İz, Fatih Altaylı, Fatin Rüştü Zorlu, Ferhan Şensoy, Fikret Kızılok, Fikret Mualla, Fikri Sağlar, Filibeli Ahmet Hilmi, Genco Erkal, Haldun Dormen, Haldun Taner, Halit Fahri Ozansoy, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Hıfzı Topuz, İnan Kıraç, İzzeddin Çalışlar, Kadri Gürsel, Kasım Gülek, Kemal Tahir, Lütfi Akad, Mehmet Ali Aybar, Mehmet Ali Birand, Mehmet Demirkol, Metin Toker, Munis Faik Ozansoy, Mümtaz Soysal, Nadir Nadi Abalıoğlu, Nahit Sırrı Örik, Nazım Hikmet, Nedim Gürsel, Nihat Erim, Nurullah Ataç, Okan Bayülgen, Onur Öymen, Orhan Koloğlu, Orhan Veli Kanık, Özdemir Asaf, Rasim Öztekin, Refik Fersan, Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin, Rıza Tevfik Bölükbaşı, Ruşen Çakır, Ruşen Eşref  Ünaydın, Safveti Ziya, Sedat Simavi, Seha Meray, Selim İleri, Selim Nüzhet Gerçek, Selim Sırrı Tarcan, Semavi Eyice, Sinan Erdem, Suat Hayri Ürgüplü, Suavi Koçer, Suut Kemal Yetkin, Süheyl Batum, Süreyya Serdengeçti, Şenkal Atasagun, Şevket Altuğ,  Şükrü Kaya, Tanju Korel, Tevfik Fikret, Timur Selçuk, Tozan Alkan, Tuna Kiremitçi, Turgut Cansever, Ümit Kocasakal, Vahdettin Engin, Vala Nureddin, Vedat Milor, Vedat Nedim Tor, Vedat Tek, Vedat Uşaklıgil, Yaşar Nabi Nayır, Yunus Nadi Abalıoğlu, Yusuf Hikmet Bayur, Ziya Osman Saba.

KAYNAKLAR

Vahdettin ENGİN, (1868’den 1923’e) Mekteb-i Sultani, Yeditepe Yayınları, Ocak 2016

İsmail Tosun SARAL, İSTANBULLU GÜL BABALAR

Muhsin Karabay, İHTİFÂLCİ MEHMED ZİYÂ BEY ADINDA BİR İSTANBUL SEVDÂLISI, TDK Belgelik, Şubat 2019

Mehmet Emin YILMAZ, Gül Baba ve Osmanlı Macaristan’ında Manevi Miras, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ankara 2023

Semavi Eyice, İstanbul’un Ortadan Kalkan Bazı Tarihî Eserleri, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, sayı 26, İstanbul, Mart 1972

Nazenin Saadet GÜLER, MUHASEBE DEFTERLERİNE GÖRE İSTANBUL’DAKİ II. BÂYEZİD KÜLLİYESİ’NİN MADDİ DESTEK SAĞLADIĞI KURUMLAR

Mustafa Murat Yurtbilir, “19. Yüzyıl Avrupa Diplomasisi içinde Oryantal Yer Arayışlar: Sultan Abdülaziz’in 1867 Avrupa Gezisine Bir Bakış”. Eklektik Sosyal Bilimler Dergisi 2, sy. 1 (Haziran 2024): 129-160.

Aziz TEKDEMİR, Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, Cilt: 3, Sayı: 6, Temmuz-2013, s. 1-19 1867 PARİS SERGİSİ VE SULTAN ABDÜLAZİZ’İN SERGİYİ ZİYARETİ

TDV İslam Ansiklopedisi, Devşirme maddesi.

Serdal Soyluer, Osmanlı Bilimi Araştırmaları, XVIII/2 (2017): 1-23 OSMANLI DEVLETİ’NDE AĞIR SANAYİ YATIRIMLARINA BİR ÖRNEK: YALI KÖŞKÜ DEMİR VE MAKİNE FABRİKASI

Mustafa Kurt, Kemalettin Kuzucu, Baki Çakır, Kemal Demir, 19. Yüzyılda Osmanlı Sanayileşmesi Sürecinde Kurulan Devlet Fabrikaları: Bir Envanter Çalışması

Serdar ŞAHİNKAYA, Cumhuriyetimizin İlk Sanayi Sayımı 1927: “Bir Hesaplaşma Hazırlığı”

Oktay Aras, Ülkemizin Gurur Kaynağı İnsanlarından Bir Kesit, Galatasaray Liseli Mezun, Okumuş, Öğretmen, İdareci Yazarlar ve Kitaplar, Ekim, 2010, Cilt 1 A – G, Eylül, 2010, Cilt 2 H – P, Eylül, 2010, Cilt 3 R – Z; Sıra dışı Hayatlar Serisi

Gercekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)