Karikatür dünyamızda sanat imzası: Necati Abacı
Necati Abacı bu anısını anlatırken kahkahalarla dinleyen arkadaşları içinde ben de vardım. Onun olduğu yerde mutlaka iyi şeyler konuşulur, hep böyle neşeli olunurdu. “Çizgiyle Mizah” yapan karikatürcüler olarak etkinliklerde karşılaştıkça candan arkadaşlığını duyumsardım. Yeri gelmişken, bu karikatürümü dostumuzun değerli anısına armağan etmek istiyorum: 1996 yılında, Karikatürcüler Derneği’nin yönetim kuruluna seçilince daha fazla görüşür olduk, kaynaştık. Bir yönetim kurulu toplantısında, yıl içinde demokrasi mücadelesine karikatürleriyle en fazla katkı verdiğini düşündüğümüz karikatüriste, “Demokrasi İçin Karikatür Ödülü” verelim, önerisi yaptım. Olursa derneğimizin tarihinde bir ilk olacaktı bu ödül... ‘Çiller Hükümeti’nin insan hakları ihlallerinde zirve yaptığı günlerdi. O zor günlerde risk alan karikatürcülere teşekkür edilmesi gerekiyor, diye düşünmüştüm. Ve bu ödüle de Cumhuriyet gazetesi karikatüristi Musa Kart’ı önerdim. Necati, fikrimi desteklediğini fakat “Leman” mizah dergisinde de çok etkili çalışmalar yayınlandığını, çizer ayırt etmeden derginin de topluca bu ödülü hak ettiğini söyledi. Necati Abacı her zamanki iyimser, sevecen kişiliğiyle, dernek üyelerince temsil edildiği var sayılan ve kendisinin de üst düzeyde karikatürler ürettiği ‘düşünceyi öne çıkaran mizah anlayışı’ ile haftalık gülmece dergilerinin temsil ettiği ‘eğlenceyi öne çıkaran mizah anlayışı’ arasında süregelen soğukluğu gidermeye çalışan bir öneri yapıyordu sanki. Önerisine Canol Kocagöz, Necati Abacı, Metin Peker, Devrim Demiral, Mustafa Bilgin’den oluşan yönetim kurulunda hiç kimseden itiraz gelmedi. Böylece, Karikatürcüler Derneği ‘1996 - Demokrasi için Karikatür Ödülü’ Musa Kart ve Leman dergisi arasında paylaştırıldı. Karaca Tiyatrosu’nda yapılan tören, panel bölümü de olan, geniş katılımlı bir salon toplantısı olarak gerçekleşti. Güzel bir gece oldu. Ne yazık ki, Karikatürcüler Derneği’nin sonraki yıllarında bu ödül gelenekselleşmedi. Sonunda, başka yazıları da hak eden güzel anılarla “Karikatürcüler Derneği-1996” yılı bitti. “8” rakamını yan yatırınca “sonsuzluk” işareti olur ya, Necati Abacı 2004 yılında, birlikte yönetim kurulunda çalıştığımız o güzel günlerden 8 yıl sonra sonsuzluğa karıştı. Kabul etmenin olanaksız olduğu bu apacı gerçeği, Ali Selen ve Merih Akoğul’un öncülüğünde yakın arkadaşları bir ortak anma kitabı hazırlayarak biraz olsun yenmeye çalıştı. Güzel anılarla, samimi duygularla dolu bu kitabın ismi: “Ne Janti Abimizdin Sen” oldu. Bu ismin, “Ne janti–Necati” ses benzeşmesinden türetilmiş, içi boş bir benzetme olmadığını kitabı okuyanlar hemen görecektir. Tabii ki, bu anlamlı kitabı okuyanlardan biri de, “sünnet derisi Güzel Sanatlar Fakültesi bahçesine babacığının yaratıcı elleriyle gömüldüğü için” Akdeniz Sinema-Televizyon bölümünü kazanan ve dolayısıyla günümüzde hayatını bir sanat insanı olarak sürdüren biricik ve başarılı oğlu Alican Abacı’dır. Bu da bizim Necati Abacı dostumuzun zamansız kaybından geriye kalan tek avuntumuz... Mustafa Bilgin
Gerçek Edebiyat