Gelişen teknolojiyle birlikte insan seslerinin gerçeğe en yakın şekilde taklit edilebildiğine dikkat çeken Gezer, yapay sinir ağları sayesinde ses klonlamanın oldukça kolay ve hızlı bir şekilde yapılabildiğini belirtti. İlgili kişinin sesinin frekansı, konuşma hızı, aralardaki duraklamalar, tını ve ton gibi özelliklerinin yapay sinir ağı tarafından öğrenildiğini ifade eden Gezer, bu modelin oluşturulmasından sonra verilen bir metnin bu sesi taklit ederek konuşmaya dönüştürülebileceğini vurguladı.

Ses klonlamada pek çok farklı tekniğin kullanıldığını söyleyen Gezer, dolandırıcıların hedef kişilerin ses örneklerini elde etmesinin temel gereklilik olduğunu ve bunun için çeşitli yöntemlere başvurabileceklerini dile getirdi. Örneğin, telefon konuşmaları sırasında ya da sosyal medyada paylaşılan videolar üzerinden bu ses örneklerine ulaşmanın mümkün olduğunu belirtti. Yeterli ses örneği sağlandıktan sonra yapay sinir ağı modellerinin eğitilerek hedef kişiyle neredeyse aynı sesi oluşturabildiğini aktardı. Bu tür bir durumdan şüphelenen kişilerin ise karşı tarafla görüntülü konuşmayı talep etmelerini ya da iletişim sonrasında doğrudan ilgili kişiyi arayıp doğrulama yapmalarını önerdi.

Sosyal medyada herkesin maruz kalabileceği bu tür saldırılara karşı alınabilecek önlemleri de değerlendiren Gezer, sosyal medya hesaplarını yalnızca tanıdık kişilere açık hale getirmenin önemini vurguladı. Ayrıca, iki faktörlü doğrulama gibi güvenlik yöntemlerini kullanmanın bu tür olasılıkları azaltacağını belirtti.

 


Gezer, saldırganların oldukça gerçekçi senaryolar hazırlayarak hedefledikleri kişileri kandırabildiklerini ifade etti. İnsanların bu yolla etki altına alınabileceğini belirten Gezer, saldırganların kişinin yakın çevresini arayıp ses taklidiyle "kaçırıldım" veya "kaza yaptım" şeklinde acil para talebinde bulunabileceklerini söyledi. Hedefin bir kurum çalışanı olması durumunda ise farklı manevralarla çalışanlardan kasayı açmalarını veya hassas bilgileri paylaşmalarını isteyebilecek bir ortam yaratılabileceğini ekledi. Ayrıca tanınmış sanatçıların sesleri kullanılarak eserler sunulabileceği ya da ürün tanıtımı yapılabileceği gibi birçok varyasyonun saldırganlar için sonsuz bir alan sağladığını ifade etti.

Son olarak, sesin saldırganlara karşı korunması gerektiğini belirten Gezer, tanınmayan numaralardan gelen aramaları açmamanın önemine vurgu yaptı. Bilinmeyen bir numaradan uzun süre ses çıkmıyorsa karşı tarafın bu esnada ses kopyalayabileceğini belirten Gezer, böyle durumlarda aramanın hemen sonlandırılmasının yerinde bir davranış olacağını çünkü alınan ses örneği ne kadar uzun olursa yapay ses üretiminin o kadar başarılı olacağını ifade etti.

 

gercekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)