Son Dakika



 

Son zamanlarda ülkemizde şu “milli irade” sözü/kavramı, daha çok milli olmayanlar tarafından sık sık anımsatılıyor bize.

 

Peki, nedir milli irade, nasıl bir şeydir, ne işe yarar; yenir mi, içilir mi?

 

Internet sitesi Uludağ Sözlük’e göre; “Ulusça kullanılan ve hiçbir gücün etkileyemeyeceği kuvvet”tir.

 

Bana göre de, milli gücü eline geçirenlerin hiç kimse tarafından etkilenmeyeceği zırhtır. Bu bağlamda, özellikle AKP’li siyasetçilerin ve taraftarlarının sıklıkla (ve kasten farklı anlamlar yükleyerek) kullandıkları söz/kavram. Bunu böylece vurguladıktan sonra gelelim konumuza:

 

Öykü yazarı Kevser Ruhi dostumuz, gerçek milli irade sahibi bir yurttaş sorumluluğuyla; Internet ortamında “Beştepe'de ağaç katliamı!...” diye bir video yayımladı. Bilmeyenler için söyleyeyim, Beştepe, Ankara'da Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ)’ne güneyden giren yolun geçtiği semttir.  Malum, AOÇ’de de yeni Başbakanlık Sarayı yapılıyor... Ağaç katliamı olduğu söylenen yol, daha önce, sanırım 3.500 kadar ağaç kesilerek Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) arazisinden geçirilen yolun devamıdır.  Yani yeni Başbakanlık Sarayı’na giden yolun genişletilmesi, rahatlatılması nedeniyle yapılan bir ağaç katliamından söz ediliyor; buna ağaç katliamı demek caizse!..

 

*   *   *

 

Bendeniz de, Kevser Ruhi kardeşimin yayımladığı kaseti görünce sevgili vatandaşlarıma, insanlığımın gereği olarak, bir uyarıda bulunmayı gerekli gördüm; affınıza mağruren: Efendim, endişe etmeyin, yeni Başbakanlık Sarayı’nın yolu genişletiliyor, cefakâr ve de vefakâr başbakanınız makamına rahat gidip gelsin diye...  Ama siz de ayrıca dikkatli olun, orada ya da başka bir yerde başınıza tomruk düşebilir; yolunuza ayu çıkabülür!... 

 

Ankara’nın bir zamanlar kent içindeki kuş sürülerinin, Kumrular Caddesi’ndeki kumruların, çatılarındaki güvercinlerin, hatta evlerden kaçan kuşlarının sığındığı Çankaya Köşkü’nde de ağaç katliamı başlarsa sakın şaşırmayın, çünkü orada Recep Efendiyi göreceksinizdir!.. Recep Efendinin geçtiği tüm yolların üzerinde ağaç katliamı vaka-yı adiye ya da vukuat-ı adiyedendir. Bu deyim; insanın köpeği değil de, köpeğin insanı ısırması olayı ile de açıklanır. Yani yaşamın normal akışına uygun, şaşırılmaması gereken sıradan bir ve birçok olay demektir!

 

Uzatmayalım, bakın burası demokrasi ile yönetilen Türkiye’dir; ne zaman, nerede, ne olacağı bilinmez! Hele devletlülerimizin geçtiği, geçeceği yollarda her melanetin vuku bulması olanaklı ve normaldir!... 

 

Hem siz vatandaş olarak kim oluyorsunuz ki?... Seçimlerde oyunuzu verdiniz işte, yurttaşlık görevinizi yaptınız; gerisi milli irade ağalarının işi değil mi? Vatandaşlığınızı bilin ve gerekli/gereksiz olarak öyle her şeye karışmayın, burnunuzu sokmayın!..

 

*   *   *

 

Biliyorsunuz, demokrasi, tüm vatandaşların, ülkede belli bir eşgüdüm (organizasyon) içinde devlet politikasını biçimlendirmede eşit hakka sahip oldukları bir yönetim biçimidir. Siz de sesinizi çıkarmamada, öyle her işe burnunuzu sokmamada eşit hakka sahip yurttaşlarsınız!..

 

Demokrasi, ana yurdu olan  Eski Yunan’ın en büyük ve görüşleri farklı olan iki filozofu olan Aristo ile Eflatun tarafından da eleştirilmiş, halk içinde, ‘ayak takımının yönetimi’ gibi kavramlarla nitelendirilmişti.

 

Sizin de “ayaktakımı” olduğunuzu bilmenizde yararınız vardır. ‘Ayaktakımı’ sözcüğünün sözlük anlamı; ayak işlerini, getir-götür işlerini yapan emekçi demektir. Ayrıca; eğitimsiz, düşük karakterde olan, asalak kimse demektir. Siz de bu ülkenin ayaktakımı olarak görevinizi yapın, gerisine karışmayın, rahatınızı(!) bozmayın. Ülkenin efendisi olan sizlerle(‘)  bir başka seçim zamanında görüşürüz, daha doğrusu birileri görüşürler sevgili vatandaşlar, merak etmeyin… 

 

 

Hüseyin Atabaş

Gerçekedebiyat.com

 

 

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)

REKLAM

ÜCRETSİZ ABONE OL

REKLAM