Gerçek Edebiyat

“Başın göğe mi erdi gelin olunca
Ben seni kız iken seven oğlanım”
Sağ yanım yok!
Yine de kıvranır durur,
Yâr kokulu çiçekler açmaya
Sol yanımsa…
Boş!
Sızılar durur yâri anınca
 
“Başın göğe mi erdi gelin olunca
Ben seni kız iken seven oğlanım”
Beni bir “kız” iken vurduydu
“Gelin”im olsa bağlar mı yâremi
 
Şükür
Şarkılar, şiirler var amma
Hangi fecre kadar oyalar
Şarkılar, şiirler aşığı
Fecr mi dayanır bu intizara
Şarkı mı, şiir mi!..
Bu nasıl sevda
Bu ne yaman hicran!..
Koysam doluya almıyor
Boşa koysam dolmuyor
Desem özledim: susuyor
Desem özle: küsüyor
Desem gül: soluyor
Desem iltifat: kaçıyor
Ondan başkasıyla olmaz
Gayrı yok başka güzele gönülde meyl
Onsuz hiç olmaz
Ufuk külliyen zindan kesilir ondan ırak
Beni al yanına desem alamaz
Sen gel desem gelemez
Neyleyim, nideyim
Aşık ı-fakir-i biçareyim
Canan n’itsin muhtac-ı kulbe-i ahzan aşığı
Aşk ve teminat-ı istikbal
Aşk ve mes’uliyet
Can ile canan
Yalın kılıç karşı karşıya
Senden içredir can,
canan benim
Sarmış afakımızı bir muannid biçarelik
Eğerçi karasevda adem-i vuslatsa
Doğrudur, bu da aşikar
Mütereddid-i vefa değil yar
Amma bikarar-ı vuslat nideyim

Ali Tartanoğlu
Gercekedebiyat.com