Gerçek Edebiyat

Almanya'nın küçük bir kasabasında, Donaueschingen'de, Brigach ve Breg adında iki küçük kaynak suyunun sevgiyle emzirdiği, henüz emekleyen bir bebekken de Karaormanlar'ın arasına korkusuzca saldığı Tuna, aktıkça büyüdü, büyüdükçe güzelleşti...

Bavyera'da hep çocuk kaldı; Avusturya vadilerinde dolaşırken erimiş kar sularıyla coşkun, delişmen bir ergen oldu. Macaristan'da, Vişegrad'tan olanca alımlılığıyla Budapeşte'ye uzanırken ise ağırbaşlı bir delikanlıydı artık...

Uğradığı on ülkenin binlerce yıllık acılarına, sevinçlerine tanıklık etmenin olgunluğu, bulanık sularına yakılmış sevdalı türkülerin, hüzünlü şiirlerinin esrikliği içinde kıvrıla büküle ulaştı Sulina Limanı'na. Ve o eski limandan kendini yorgun, yaşlı bir bilge olarak bıraktı Karadeniz'in koyu maviliğine Tuna...

Kıyısında ne zaman yürüsem, kadim bir dostumun yanında duyumsarım kendimi.

Ona adanmış güzel şiirleri, belleğimde kaldığı kadarıyla, akıp giden sularına bakarak onunla sohbet eder gibi mırıldanırım hep...

Macar Attila Jozsef'ten, Rus Aleksandr Kuşner'e kadar nice büyük şâirler, olağanüstü güzellikte şiirler yazmışlardır Tuna'ya; ama salkım söğütlerle bezeli kıyılarına oturduğumda dilime ilk dolanan şiir, Türkçemizin büyük ozanı Nâzım Hikmet'in yazdığıdır.



Altını, ''Viyana dolayları, 1 Haziran 958'' diye imzaladığı bu şiir, ayrılığın ve hasretin dev bir şairin yüreğinden çıkıp Tuna'da yankılanışıdır...

TUNA ÜSTÜNE SÖYLENMİŞTİR

Gökte bulut yok
söğütler yağmurlu
Tuna'ya rastladım
akıyor çamurlu çamurlu
hey Hikmet'in oğlu, Hikmet'in oğlu
Karaorman'dan geleydin
Karadeniz'e döküleydin
mavileşeydin mavileşeydin mavileşeydin
geçeydin Boğaziçi'nden
başında İstanbul havası
çarpaydın Kadıköy İskelesine
çarpaydın çırpınaydın
vapura binerken Memet'le anası.

***

Şimdi Tuna, salt Avusturya’yı güzelleştiren bir nehir olmakla kalmadı, sanatsever gençlerin büyük emeği ve imecesiyle çıkarılan Avusturyalı bir derginin adı oldu.  Ad olduğu şiirlere, türkülere, öykülere, romanlara ayrı bir güzellik katan Tuna, dergimizin kapağına da çok ama çok yakıştı...

Yener Güneş kardeşimden, '' Yeni bir dergi çıkarıyoruz.'' muştusuyla gelen e-postayı okurken, Tuna kıyılarında dolaştığım anların coşkusu kapladı birden içimi.



Emeği geçen herkesi yürekten kutluyorum!

Emekleyerek çıktığı bu yolculuk, gelişerek, güzelleşerek sürsün. Dergimiz Tuna'nın ömrü, Tuna nehri gibi uzun olsun!

Merhaba Tuna!

Hoşgeldin!

SELÇUK ÜLGER   
GERCEKEDEBİYAT.COM